Rejim önderi Beşşar Esed, Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu (BMGK) kararlarını hiçe sayıp göstermelik adaylarla düzenlediği kelamda devlet başkanlığı seçimini kazandığını ileri sürdü.

Lokal halk başta olmak üzere memleketler arası yansılar de devam ediyor.

”10 YILDIR BİZİ ÖLDÜRÜYOR”

Lazkiye ilinin kırsalındaki Türkmen Dağı’nda yaşayan Vail Hac Taha, Esed’in kazandığını duyurduğu kelamda seçimleri kabul etmediklerini söyledi.

Hac Taha, “10 yıldır bizi öldürüyor. Şu an yeni bir seçim olmuş ve o kazanmış diyorlar. Devlet lideri diyorlar ona. Aslında o devlet lideri değil o bir canavar.” dedi.

”SEÇİMİ NASIL KAZANDIĞINI BİLMİYORUZ”

Esed’in seçimleri nasıl kazandığını bilmediklerini belirten Hac Taha, “Seçimler nasıl oldu bilmiyoruz. Zira Suriye’de Suriyeli kalmadı. Tümü Almanya’da, Türkiye’de. Yani nasıl kazandığını bilmiyoruz.” tabirlerini kullandı.

Hac Taha, Türkiye sonuna yakın bir bölgede yaşadıklarını belirterek, “Bizim devletimiz 10 yıldır bize zulüm ediyor. Çocuklarımızı, hocalarımızı öldürüyor. Bunun cezasını çekmedi. Hala bizi öldürüyorlar. Bize bomba atıyorlar. Şu an tekrar birebir zulümle karşı karşıyayız. Zira o canavar seçimleri kazandı.” biçiminde konuştu.

”BİZ İSTEMİYORUZ BU ADAMI”

Türkmen Muhammed Hac Bekir ise “Biz istemiyoruz bu adamı (Esed’i). Bizi konutlarımızdan kovdu. Çocuklarım Türkiye’ye gitti. Meskenlerini bombaladı, yaktı. Bizi göç ettirdi. Çocuklarımız öksüz kaldı.” diyerek reaksiyonunu lisana getirdi.

Bekir, Esed’in tüm halkı cezaevine attığını ve insanları öldürdüğünü, yapılan kelamda seçime razı olmadıklarını kaydetti.

”ALLAH BİZİ ONDAN KURTARSIN”

Bir öteki Türkmen Mustafa Memleket de Esed’in yurt dışından getirdiği katillerle birlikte halkı öldürdüğünü ve göç ettirdiğini anlattı.

Memleket, “Almanya’ya gittik. Lübnan’a ve Türkiye’ye gittik. Tüm dünya Suriyeli doldu. Asker ve polis zoruyla milleti seçime mecbur bırakıyorlar. Allah bizi ondan kurtarsın.” dedi.

OYLARIN YÜZDE 95’İNİ ALARAK SEÇİMİ KAZANDIĞINI İLERİ SÜRDÜ

Rejimin ajansı SANA’nın 27 Mayıs tarihli, Meclis Lideri Hammode Sabbag’a dayandırdığı haberinde, Esed’in kelamda devlet başkanlığı seçiminde 13 milyon 540 bin 860 oyla, oyların yüzde 95,1’ini alarak seçimi kazandığı ileri sürülmüştü.

Tıpkı haberde, 470 bin 276 oy toplayan göstermelik adaylardan Mahmut Meri’nin oyların yüzde 3,3’ünü aldığı, başka adaylardan Abdullah Sellum Abdullah’ın da 213 bin 968 oyla, yüzde 1,5’ni aldığı argüman edilmişti.

KELAMDA SEÇİME MİLLETLERARASI YANSILAR

Türkiye, Esed rejiminin tek taraflı olarak kendi denetimindeki bölgelerde düzenlediği kelamda seçime reaksiyon gösteren ülkelerin başında geldi.

Dışişleri Bakanlığından kelamda seçim günü yapılan açıklamada, “Suriye rejimi tarafından bugün düzenlenen seçimler halkın hür iradesini yansıtmayan gayrimeşru bir nitelik taşımaktadır. Hür ve adil olmayan kurallarda tertiplenen kelam konusu seçimler, Suriye ihtilafının siyasi tahliline ait BM Güvenlik Kurulunun (BMGK) 2254 sayılı kararının lafzı ve ruhuyla bağdaşmadığı üzere rejimin siyasi sürece ait samimiyetsiz yaklaşımını da ortaya koymaktadır.” tabiri kullanılmıştı.

ABD, Fransa, Almanya, İtalya ve İngiltere de 25 Mayıs’ta ortak yazılı açıklamayla Esed’in göstermelik seçimine karşı çıktı. Ortak açıklamada, “Fransa, Almanya, İtalya, İngiltere ve ABD dışişleri bakanları olarak, açık bir biçimde lisana getiriyoruz ki Suriye’de 26 Mayıs’taki devlet başkanlığı seçimleri, özgür ve adil olmayacak.” değerlendirmesi yer almıştı.

AB Dış Alakalar ve Güvenlik Siyaseti Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Suriye’de seçimlerin gerçek bir siyasi süreç çerçevesinde ve BM Güvenlik Kurulunun 2254 sayılı kararı uyarınca yapılması gerektiğini belirtmişti.

BM KARARLARINI HİÇE SAYAN KELAMDA DEVLET BAŞKANLIĞI SEÇİMİ

Esed rejiminin meşruiyet aradığı göstermelik seçimler, BMGK kararlarını da hiçe sayıyor.

BMGK’nın, aralık 2015’te kabul ettiği 2254 sayılı kararda, “Cenevre süreci” olarak isimlendirilen görüşmelerin gündemi ve yol haritası belirlendi.

Buna nazaran, bir geçiş idaresi kurulması, anayasanın yine üretimi ve seçimlerin düzenlenmesi öngörülüyor. Fakat rejim, geçiş idaresi kurulmasına yanaşmazken Anayasa Komitesi çalışmalarının başlamasına da yıllardır pürüz çıkartıyor.

2011 öncesi nüfusu 22-23 milyon civarındaki Suriye’de, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliğinin (BMMYK) bilgilerine nazaran 6,6 milyon Suriyeli ülkesini terk etmek zorunda kaldı. Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Uyum Ofisine (OCHA) nazaran, 6 milyon 702 bin kişi ise ülke içinde yerinden edildi.

Ensonhaber